Wikipedia

Arama sonuçları

6 Aralık 2024 Cuma

Altılar Davası

İlk Megali İdea (Büyük Ülkü) haritası 1791'de yayınlandı. Yunanistan  Krallığı  1829'da kuruldu, 1913'e kadar  Danimarka  asıllı krallar  tarafından yönetildi. Megali  İdea  faaliyetleri hızlandı. 1910'da yönetime gelen  Venizelos  liderliğindeki Yunanistan, Balkan  Savaşları  sonrasında topraklarını iki katına çıkardı. 1914'te Girit Yunanistan’a bağlandı.

24 Ocak 1915'te, Sir Edward Grey, İngiltere  adına, Yunanistan'ın  İtilaf Devletleri  yanında Avrupa savaşına girmesine karşılık, Küçük Asya'da  geniş ayrıcalıklar önerdi. Venizelos  kabul etti ama  Almanya  yanlısı Kral  Konstantin  reddetti. Venizelos,  İngiltere’nin  desteği ve yardımıyla, 26 Ağustos 1916'da, Selanik’te  kendi  hükümetini kurdu, toplum  Venizelosçular  ve  Kralcılar olarak ikiye bölündü, iki başlı yönetim ortaya çıktı. 27 Haziran 1917'de, Venizelos, İngiltere’nin  desteği ile Kral  Konstantin’i  devirerek iktidarı ele geçirdi ve  Yunanistan  İtilaf Devletleri  yanında savaşa girdi. Ertesi yıl galipler arasında yer aldı.

14 Mayıs 1919'da, Paris Barış Konferansı  toplantısında, “Yunanistan’a,  İzmir’i işgal izni,  Rum  asıllı  İngiliz  Sir  Basil Zaharoff  ve  Venizelos’un  ısrarları üzerine, ABD  Başkanı  Wilsonİngiltere  Başbakanı  Lloyd George  ve  Fransa  Başbakanı  Clemenceau  tarafından verildi. Zaharoff savaşta  Müttefiklere  50 milyon frank  katkı sağlamıştı ve bu karşılıksız bırakılmadı.

1849 Muğla doğumlu  Basil Zaharoff  Avrupa’nın  bir numaralı  silah tüccarı,  petrolcü ve  finansör  idi. Vickers  silah  firmasının sahibi idi. Kumar  işlerini de yönetiyordu.  Yunanistan’ınBirinci Dünya Savaşı’na  katılması, İzmir’i işgal izni ve Küçük Asya macerasında büyük etkisi oldu. “Gizli mimar” ZaharoffYunan  Başbakanı  Venizelos’un  gizli patronu ve destekçisi idi. Balkan  Savaşlarında  Yunanistan’a  2,5  milyon  sterlin  yardımda bulundu. Anadolu’daki  Yunan  işgaline 4 milyon sterlin  verdi. Avrupa’daki  basın  gücüyle,  Batı  kamuoyunda siyasî nüfuzu vardı. İngiltere  Başbakanı  Lloyd George’un  Başdanışmanı  idi.  İngiltere ve müttefiklerinin  Ön Asya  politikasının, Yunanistan’ın  Helenizm  rüyasına hizmet edecek yönde biçimlenmesinde çok etkili oldu.

1920 Kasım'da, Venizelos  seçimleri kaybetti, Kral  Konstantin  sürgünden döndü ve  Türk-Yunan  savaşı  Kralın  etkin olduğu atmosferde yürütüldü. Bu bölünme “milli felaketin” en önemli unsurlarından birisi olacaktı.

Merkezi Paris'te bulunan  Seine Bankası  ve  Vickers  ortaklığıyla yeni bir şirket kuran  Zaharoff Osmanlı  tersanelerini  ele geçirme planları yaptı. Seine  Bankası  Doğu Sorunu’nun  finansörü idi. Zaharoff  İzmir’de 2 milyon sterlin  sermaye ile kurduğu  İyonya Bankası  aracılığıyla  Batı Anadolu’da kurulması hedeflenen  İyonya Devleti’ne  kredi  sağlamayı planlamaktaydı. Ayrıca Türklerle savaşın devamını  finanse  edebilmek için de gerekli idi.

Ama bunlar işe yaramadı. 30 Ağustos 1922 Başkomutanlık Meydan Muharebesinde  Yunan  Ordusu kesin olarak yenildi. 9 Eylül'de Türk ordusu İzmir'e girdi. 11 Eylül'de, Anadolu'dan kaçan Yunan  askerlerinin başına geçen  Venizelos  taraftarı subaylar Midilli  ve  Sakız  adalarında bir  devrim  komitesi  kurdu. Adalardan başlayan devrim 26 Eylül’de Atina’ya ulaştı. 27 Eylül'de devrimci subayların istekleri doğrultusunda, Meclis dağıldı, Hükümet istifa etti. Kral Konstantin  tahtı oğlu II. Georgios'a  bıraktı. Halkın ve ordunun baskısı ile,  genç kral “Küçük Asya Felaketi”nin  suçlularını  yargı  önüne çıkardı.

13-28 Kasım 1922. Askerî Mahkemeye sunulan iddianamedeki suçlamalar iki konuya odaklanmıştı: Ordunun  Küçük Asya’da uğradığı  millî utancı  temizlemek ve Venizelos’a  karşı Kral  Konstantin  yanlısı grubu  ortadan kaldırmak.

Yargılama sonucu altı kişiye  idam  cezası verdi. “Altılar” olarak tarihe geçen, Eski Başbakan ve Adalet Bakanı  Dimitrios Gounaris, Eski Maliye Bakanı ve Başbakan  Petros Protopapadakis, Dışişleri Bakanı  Georgios Baltazzis, İçişleri Bakanı  Nikolaos Stratos, Harbiye Bakanı  Nikolaos Theotokis ve Eski Küçük Asya Ordusu Başkomutanı General  Georgios Hacıanestis  duruşmalardan hemen sonra, sandalyeye ters oturtulmuş biçimde  sırtından  kurşuna  dizildiler. Esir düşen I. Kolordu Komutanı  Trikupis, 1923 yılında savaş esirleri değişimi sonucu  Yunanistan'a  döndü, ancak yargılanmadı.

Yargılama sürecinde  MüttefiklerYunan  Devrim  Komitesi’nden  idam kararlarının ertelenmesini istemişlerdi. Ancak  Komite  olumsuz yanıt vermişti.

Yunanistan    kargaşalar  yaşadı. Anadolu'dan gelen büyük  göçmen  kitlesiyle uğraştı.  Komite, Paris’teki  Küçük Asya Macerasının  asıl  mimarı  Venizelos'tan  Lozan Konferansı’nda  Yunanistan'ı  temsil etmesini istedi.

Karardan iki gün önce  devrim  sonrası kurulan  Krokidas  Hükümeti istifa etti ve 26 Kasım'da yeni bakanlar Kral II. George  önünde yemin ederek göreve başladı. Yeni Başbakan, devrimin liderlerinden  Gonatos  oldu.

İdam  cezalarının uygulanmasının ardından  İngiltere, Yunanistan  ile diplomatik ilişkilerini kesti. Fransız  gazeteleri kararı çok ağır buldu, Lozan'da  Venizelos’un  görevini zorlaştıracağını belirtti. İstanbul’da yayımlanan  Rum  gazeteleri idam kararlarını memnuniyetle karşıladı. Mustafa Kemal Paşa ve Türk siyasi ve askerî liderleri konu hakkında bir açıklama veya yorum yapmadı.

Yunanistan  1922-1936 arasında tam bir istikrara kavuşmadı, birçok darbe girişimi ve darbeler yaşadı.

Başbakan  Petros Protopapadakis’in torunu  Mihalis Protopapadakis idam edilenlerin “vatan haini” damgasını kaldırmak amacıyla, ilki 2008’de, Yunan  Yargıtayına üç kez başvurdu. İlk iki başvuruyu delil yetersizliği gerekçesiyle reddeden  Yargıtay  sonunda, yeni verilerin incelenmesi amacıyla davanın yeniden açılmasını Ocak 2010’da kabul etti. Protopapadakis  dava dilekçesinde: Küçük Asya Felaketi’nin ardından toplanan  Askerî Mahkeme’nin 1922’deki yenilginin nedenlerini bilemeyeceğini, ellerinde idam kararı için yeterli belge ve kanıt olmadığını öne sürdü.

Bu, Yunanistan'da  tartışmayı da beraberinde getirdi. Küçük Asya Felaketinden sonra, mübadele  antlaşması  ile  Yunanistan’a göç zorunda kalan ve sayıları iki milyonu bulan  Anadolu Rumlarını  temsil eden 185 dernek davanın yeniden açılmasına karşı çıktı.

Yargıtay  sonunda sadece “vatan hainliği” ile ilgili suçun iptaline ikiye karşı üç oyla karar verdi. Ancak, idama mahkûm olanların  Yunan ordusunun  bozguna  uğramasında ne denli suçlu oldukları konusunda, “davanın  zaman  aşımına  uğradığı ve askerî mahkeme  tutanaklarının  kaybolduğu” gerekçesiyle herhangi bir yargıya varılamayacağına kanaat getirdi. Kararda  Venizelos’un  "Onlar vatan haini değil. Cezaları infaz etmeyin" diyen telgrafı ve parlamentodaki bir konuşması da etkili oldu.

Karşımızda  Yunanlılar  gözükse de,  Türk kurtuluş savaşı  gerçekte  Avrupa  emperyalizmine  karşı verilmişti. Ama  Yunanlılar  tarihten ders almamıştı. Yarım yüzyıl sonra, 1974’te, askeri cunta  Kıbrıs  Cumhurbaşkanı  Makarios’u  devirerek adayı ilhaka kalkıştı (ENOSİS). Garantör  Türkiye  adaya çıktı ve bu günlere gelindi.

İsrail'in de BÜYÜK İSRAİL ulusal hedefi ayrı bir inceleme konusudur.

Zafer Bayramımız kutlu olsun...

ŞRÖ    30 Ağustos 2024



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder